Mutluluk hepimizin aradığı bir duygu. Zaman zaman bunu yakalasak da genellikle pek de kalıcı hale getiremiyoruz. Bilhassa çalışma hayatımız için bu duyguyu sorguladığımızda en çok zorlandığımız alanın iş yeri olduğu su götürmez bir gerçek.

İş yerinde refah son yılların trend konularından biri. Bu konuyu bu kadar üst sıralara taşıyan da elbette mutluluğun ve refahın bizler için ne denli önemli olduğunun farkında varmamız. Peki bunu nasıl sağlayabiliriz?

Bu yazıda aslında ufak şeylerin de bize iyi gelebileceğini, bunu için yalnızca doğru temel faktörlerin bir araya gelmesi gerektiğini ele alacağız. Yani mutlu çalışanlar için 4 altın kuralı irdeleyeceğiz.

1-Bizler Sosyal Varlıklarız, Öteki ile İlişkileri Geliştirin

Dünyada her ne kadar birçok canlı olsa da bilimsel gerçekler gösteriyor ki sosyalliğe en çok ihtiyaç duyan canlılar bizleriz. Bu noktada en kritik çizgi ise öteki ile kurulan ilişkide derinlik. Derinlik kavramını burada az miktarda ilişki kurulsa bile sağlıklı, göz teması olan ve karşılıklı hoş görüye dayalı olan bir ilişki olarak kullanıyoruz tabii ki. Mutluluğun temeli olan bu derinlik kavramı, iş yerinde mutlu çalışan olmanın altın kurallarından birini oluşturuyor.

2-Hazır Yaz Mevsimindeyken Neden D Vitamini Almıyoruz?

Dikkat edersiniz doğal ışık alan ofisler, iş yerleri daha çok insanın buraları tercih etmesine sebep oluyor. Bunun bir sebebi var elbette: doğal ışığın insanları mutlu hissettirmesi. Dışarıda yağmur bulutları olsa dahi perdeleriniz açık olduğundan ve ışığın içeri girdiğinden emin olun. Ne kadar D vitamini o kadar mutlu bir iş yeri.

3-Kendini Molaya Teşvik Et!

Bir araba düşünün. Benzin almadan, lastiğine hava basmadan ve camları temizlemeden ne kadar gidebilir? Aslında bunun bir benzerini bizler de çalışırken yaşarız. Bazen bir kahveye, nefes almaya, gülmeye ve iletişime ihtiyacımız var. Dolayısıyla mola sürelerinizi takip edip, kendinizi aralıklı çalışma sistemine doğru itin. Bu şekilde sürdürülebilir ve mutlu bir çalışan olabilirsiniz.

4-Eğlendiğin Etkinliklerin İçinde Olmaya Çalış

Mutlu çalışan olmanın kurallarından bir diğeri ise sadece çalışan kimliğini beslememektir. Genellikle hedefler, hayaller ve amaçlarımız peşinde koştuğumuz çalışma dünyasında, sevdiğimiz şeyleri göz ardı ediyoruz. Bu da bizi yalnızca mekatronik bir kişilik olmaya itiyor. Dolayısıyla sevdiğimiz insanlarla, sevdiğimiz etkinlikleri yapmak uzun vadede mutluluk depomuzu doldurur. Ayrıca da çalışan olarak mutlu bir devamlılık için bize güç verir.

Yazar: Kln. Psikolog Barış Özkoparanoğlu

• LinkedIn
• Spotify
• YouTube
• Instagram